Kategoriler
E-Ticaret

E-Ticarette Pazaryeri Terörü

Ücretsiz kargoyu çok seviyoruz. Altına ücretsiz kargo yazdığınız herhangi bir ürünün satılma ihtimali bir anda yükseliyor. Ücretsiz kargo satın alma tercihini ciddi derecede etkileyen bir faktör. Hal böyle olunca pazaryerleri kendilerine kayıtlı satıcıları ücretsiz kargo konusunda ittiriyorlar. Satıcı olarak kargo ücreti konusunda söz sahibi olamadığınız pazaryerleri bile mevcut.

Daha önce pazaryerlerinde satış yaptıysanız üründen ne kadar kar elde ettiğiniz bilgisini size ne kadar dolambaçlı yollardan ne kadar gizli ve zor şekilde verdiklerini biliyorsunuzdur. Reklam payı, kargo bedeli, iade kargo bedeli, kampanya indirimleri, komisyon oranları, hak edişler gibi kritik bilgilerin her birisi ulaşması zor ekranların içerisindeki farklı excellerin içerisinde birer satırdır. Eğer ne kadar kar ettiğiniz bilgisini ciddi bir mesai harcayarak hesaplamıyorsanız bu bilgiye ulaşamazsınız çünkü pazaryerleri bunu kolayca görebileceğiniz bir ekran sunmazlar.

Bazı pazaryerleri satıcıdan alıcı bilgilerini gizliyor. Ve satıcının alıcıya ulaşmasını açık bir şekilde yasaklıyor. Hal böyle olunca basitçe çözülebilecek sorunlar satıcıya maddi zarar verir hale geliyor. Örneğin bir alıcı evinde otururken sizin ürününüzü denemeye karar veriyor ve satın alıyor. Ürünü paketleyip karşı tarafa gönderiyorsunuz.

Müşteri bu aşamada daha çok beğendiği bir ürün görüyor, fikir değiştiriyor, kargo şirketine telefonla ulaşamayıp sinirleniyor ve bunun gibi bir çok sizin hizmetinizden veya ürününüzden kaynaklanmayan konu sonucunda ürünü almaktan vazgeçebiliyor.

Bu durumda tek bir tık ile; hiç bir yaptırım veya maddi zarara uğramaksızın siparişini iptal edebiliyor. Bu gibi durumlarda pazaryeri aldığı komisyondan vazgeçiyor ve ürünün geliş – gidiş kargo ücretlerini bundan sonra size yapacağı ödemelerden düşüyor. Küçük bir ürün satıyorsanız ortalama 10TL + 10TL = 20TL’lik bir zarara uğramış oluyorsunuz. Bundan günde 50 tane de olabilir, aynı müşteri farklı günlerde bir kaç kez alışveriş yapıp hepsini iade edebilir. Bunu engelleyen herhangi bir mekanizma yok. Siz siparişi kargoladığınız için bu zararı göze alarak işe başlıyorsunuz. Ancak komik olan tarafı bir çok satıcı bu zararın farkında değil. Çünkü pazaryerleri bu zararı size göstermemek için özel bir çaba sarf ediyor. Size tek kalemde aylık veya haftalık kargo faturası gönderiyorlar ve siz hangi siparişe kaç lira kargo ödediğiniz öğrenmek istiyorsanız karmaşık excel dosyaları içerisinde kaybolmak zorundasınız. Basit bir şekilde siparişin içerisinde bu bilgileri size sunmuyorlar.

Pazaryerlerinin satıcılar üzerinde yaptığı manipülasyonlar sadece bununla sınırlı değil. Örneğin bir pazaryeri kasım kampanyaları döneminde sizden kampanyaya katılmanızı istiyor. Ürünlerinize %10 ile %40 indirim arası indirim yapmanız bekleniyor eğer indirim yapmıyorsanız ürünleriniz tüketicinin karşısına çıkmıyor. Reklam vermezseniz ürünleriniz tüketicinin karşısına çıkmıyor. Ürünlerin puanlama sistemine göre ve satış miktarına göre dizildiği söyleniyor ancak sadece zarar ettiğiniz veya kazandığınız paradan daha çok harcadığınız taktirde yüksek puan alabileceğiniz bir puanlama sistemi kurgulanıyor.

Başka bir komik örnek vermek istiyorum. Bazı pazaryerlerinde bugünkü satış tutarınız satıcı panelinizdeki genel bakış ekranlarında indirimsiz tutar üzerinden gösteriliyor. Örneğin 100TL’lik bir ürünü %40 indirim ile 60TL’ye sattınız. Satıcı panelinize giriş yaptığınızda hızlı bakış bölümünde bugünkü satış tutarını 100TL olarak görüyorsunuz. Oysa ki, yüzde 20 komisyon ödediğiniz düşünürsek, 60TL’niz önce 48TL’ye sonra da ortalama 9TL kargo ücreti ile 39TL’ye düşecek. Ama siz ekranda kocaman bir 100TL görüyorsunuz. Geçmiş olsun daha devletle olan ilişkiniz başlamadan paranızın büyük bir kısmını kaybettiniz.

Kampanya dönemlerinde satış yapıyorsanız pazaryerinin gerçekleşecek satıştan edeceği kar, sizin elde edeceğiniz tahmini kardan fazla değilse ürünleriniz müşteriye sunulmuyor.

Aynı zamanda pazaryerleri, satıcıları; ürünlerin uğradığı zararlara karşı korumuyor. Örneğin hijyen kuralları gereği satıldıktan sonra iade alınamayacak, iç çamaşırı sınıfına giren veya hijyen gereği ilk kez sizin açacağınız ve sonrasında tekrar paketlenemeyecek şekilde tasarlanmış kulaklık gibi satışlar için müşteri tarafından iade talebi açılabiliyor. Kabul etmezseniz düşük puan tehtidi ile karşı karşıyasınız veya bu konuya itiraz ederseniz pazaryeri size zararınızı reklam kredisi olarak ödemeyi teklif ediyor. Bu reklamlar genelde hiç bir işe yaramıyor. Ve zararınızı karşılayacak bir satış getirmiyor. Buna ek olarak taşıma sırasında oluşan hasarlarla ilgili de zarar etmeyi göze alın.

E-Ticaret sektörüne namuslu bir şekilde parasını ödeyip sahip olduğu ürünleri satarak başlayan ve zaman içerisinde başkasının sermayesinden komisyonculuğa pivot eden pazaryerleri aynı zamanda genel satışlardan elde ettiği datalar doğrultusunda kendi sermayeleri ile üretim yaptırmaya ve satışa devam ediyor. Böylece başkalarının hatalarından ders çıkartıp sadece en karlı ve hızlı ürünlere yatırım yaparak eşi benzeri görülmemiş bir ticari avantaj elde ediyorlar. Basic giyim ürünlerinde kendi markasıyla üretim yapan, kendi sitesinde üst sırada kendi ürünlerini listeleyen bir pazaryeri ile nasıl rekabet edebilirsiniz?

Pazaryerleri elde ettikleri trafik gücünü kullanarak, satıcılar üzerinde ayrımcılık, dışlayıcılık, sömürücülük ve piyasa fiyatlarını kendi çıkarlarına olacak şekilde belirleme gibi yasallığı tartışmalı monopolcü faaliyetler ile zenginliklerine zenginlik katıyorlar ve bu konuda pazaryerlerinde yer almamak dışında yapabileceğimiz hiç bir şey yok.

E-Ticarete pazaryeri ile başlayan girişimciler her bir ürünün satış maliyetini çok dikkatli bir şekilde hesaplayamıyorsanız ticari hayatınızda zor günler sizleri bekliyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir